Polis; kamu düzenini ve vatandaşın canı, malı ve temel hak ve özgürlüklerini korumakla görevli, yasa uygulayıcı bir çeşit kamu görevlisidir. Tüm ülkelerde polis kuvvetlerine veya polise benzer yetkiler ile donatılmış diğer güvenlik birimlerine rastlanır.
Türk Polis Teşkilatı Polis, canı pahasına bu görevi yapar. Ancak son yıllarda Türk Polis Teşkilatı’nda intihar vakalarının da maalesef arttığı bir döneme girdik... Bu vakaların altında yatan sebepler vardır. Türk Polisinin sorunlarını gündeme getirdik, devlet büyüklerimizin ve kanun yapıcılarımızın konuyla hassasiyetle ilgilenmesini isteriz...
Olağanüstü Hal Dönemlerinde ailelerinin yüzünü görmeyen, günlerce eve uğramadan çalışan polislerimiz için mesai artık bir yaşam tarzı olmaktadır. Polisler ayda ortalama 240 saat çalışıyorlar. Polis memuru ayda 320 saat mesai yapmakta, ek görevler eklendiğinde bu süre 400 saate yaklaşmaktadır. Daha kötüsü, gecesi gündüzü birbirine karışmakta, aile ve sosyal çevreleri ile ilişkileri zayıflamaktadır. Polisin tüm sosyal ve aile yaşamını etkileyen çalışma koşulları, aldıkları riskli görev ve sorumluluklar göz ardı edilmemelidir. Polis ne istiyor sorusunun cevabını somutlaştırmadan bu sorunu çözmek mümkün değildir. Polis; 25 yıl hizmet eden polisin en düşük devlet memuru ile aynı maaş üzerinden değil, meslekte aldığı maaş üzerinden emekli edilmesini istiyor. Polisin çalışma şartları amir ve müdürün iki dudağının arasında olmamalı, ikinci bir emir kavramı ortadan kaldırılmalı. Polisin de insan olduğu unutulmamalı. Liyakat usulünün yerle bir edildiği Emniyet Teşkilatı’nda başka bölümlerden mezun, mesleğini yapamamış, 6 aylık eğitimle komiser yardımcısı olanlar, işi bilmedikleri için polis memuruna mobbinge varan uygulamalarda bulunuyor. Toplumun huzur ve güvenliğini emanet ettiğimiz polislerin hak ettikleri ücretlendirme için ek göstergelerinde bir düzenleme yapmak gerekmektedir. Polislerin en çok çözülmesini istediği sıkıntı ek gösterge sorunudur. Polis teşkilatında lise mezunu polisler yok sayılmış, mesleğe sonradan giren ve meslek içinde yüksekokul ve üniversite mezunu olanların ek göstergeleri 3000 yapılmıştır. Tahsil farkı gözetmeden ek göstergenin adil olarak tıpkı Jandarmada olduğu gibi polisler arasında da ayrım yapılmadan verilmesi gerekmektedir.
POLİS İLE JANDARMANIN ÖZLÜK HAKLARI EŞİTLENMELİ
Polislerimiz, özlük haklarının Jandarmanın özlük haklarıyla eşitlenmesini bekliyor
Bundan tam 3 yıl önce, 27 Temmuz 2016’da, 29 bin 783 sayılı Resmi Gazete ’de 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname yayınlanmış ve yürürlüğe girmişti. Kararnamenin 6. maddesiyle Jandarma Genel Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı’na bağlanmıştı. Yine 668 sayılı KHK’nın 7. maddesiyle de Jandarma Genel Komutanlığı’nın kuruluş ve teşkilat yapısının İçişleri Bakanlığı’nca düzenleneceği ifade edilmişti. Bu KHK ile Jandarma Teşkilatı’nın sivilleştirilmesi ve Emniyet Teşkilatı ile Jandarma Teşkilatı’nın eşitlenmesi amaçlanmıştı. Yasalar nezdinde eşitlediğiniz Jandarma ile Polisi, özlük haklarına gelince neden ayırıyorsunuz? İkisi de şehit oluyor, ikisi de ağır şartlar altında çalışıyor, ikisi sayesinde bu ülkenin güvenliği sağlanıyor. Ancak mali eşitlikleri yok.
Fazla mesai polisin yaşam tarzı
Polis memuru 24 saatin 3’te 2’sini çalışarak geçiriyor. Fazla mesai artık polisin yaşam tarzı oldu. Bir polisin fazla mesaileri hesaplansa, memurun 2-3 maaşına denk gelir. Ama yine de polise ek görev tazminatı verilmiyor.
Polisin olmazsa olmazı kelepçesini kendi parasıyla aldığını biliyor muydunuz?
Devlet her polise kelepçe vermiyor! Örneğin Terörle Mücadele Şube’ye veriyor, Çevik Kuvvet’e veriyor, ancak çoğu birime vermiyor. Kelepçenin yanı sıra polisin kullandığı Cop, montuna taktığı polis rozeti, polis yeleği… Devlet, büroda çalışan polis memurlarına bunları da kendi paranla al diyor. Ancak büroda çalışan polisleri de dışarı göreve gönderiyor. Dışarı göreve gönderiliyorsa o zaman araç gereçlerini temin etmesi gerekiyor. Cop vermediği birimlere kendi paranla al diyor. Devletin polislere verdiği bereler yırtılırsa ikinci bir tane vermiyor. Polis gidip kendi cebinden alıyor. Polisin beresi yırtıldıysa devlet olarak temin edeceksin, copu kaybolduysa, kırıldıysa alacaksın, kelepçeyi her birime vereceksin. Ağır şartlar altında çalışan Emniyet mensuplarımız kendilerini sahipsiz hissediyor.
Emekli polislerimiz geçim sıkıntısı yaşıyor
Bu görevi yerine getiren güvenlik teşkilatımızın geçim kaygısı içerisinde, çocuklarının geleceğini sağlama kaygısı içinde, yarın ne olacağım kaygısı içerisinde yaşamaması gerekir. Bu sorunu çözmek devletin görevidir. Bugün Türkiye’de çalışan insanlar, özellikle Polis Teşkilatımızın mensupları emekli olmaktan korkmaktadır.
Emeklilik bir kabus gibidir çünkü emekli olunduğunda maaşlar yarı yarıya düşmektedir. Bu nedenle polislerimiz asla emekli olmak istememekte, ancak yaş haddi zamanı geldiğinde emekli olma durumunda kalmaktadır. Emeklilikle aylığın arasındaki bu uçurumu gidermek, polislerimizi emekli olma korkusundan kurtarmak gerekiyor. Türk Polisinin daha çok sorunları var... Gazetemizin ileriki yazılarında bunlardan bahsedeceğim. Şimdilik hoşça kalın
Barış ÜNAL - EMNİYET HABER GAZETESİ / DİYARBAKIR BÖLGE TEMSİLCİSİ
Aktif Ziyaretçi | 41 |
Bugün Toplam | 498 |
Toplam Ziyaret | 467238 |
Alış | Satış | |
---|---|---|
Dolar | 34.4254 | 34.5633 |
Euro | 36.2505 | 36.3957 |