Yazar Feyzullah TURAN'ın kaleminden

“TARİHİMİZİ OKUYUP, OKUTALIM”

İnsan; Dünyanın her bir bölgesine dağılmış, din adına, kimlik adına, nefsi adına her türlü iyiliği ve kötülüğü yaparak ve yaşatarak 21.Yüzyıla kadar gelmiştir.

Bölgemizde, aslında tarihin her çağında kaynayan bir kazan olan Ortadoğu, 100 Yılı aşkın zamandır yaşanan, Müslüman ve Yahudi inatlaşması, Milyonlarca bölge halkının canına ve malına mal olmuş ve olmaya devam etmektedir.

Hz. İbrahim’in oğulları, İsmail ile İshak’ın nesillerinin yurt ve inanç  kavgalarının, Müslüman/Kafir arasındaki bir kavga olarak gösterilmesi, çok manidar bir emperyal ve hurafe aldatmacasıdır.

Ayrıca, Dünyamızın her bölgesinde, kimlik, Din, kültür ve çıkar çatışmaları tüm hızıyla artarak devam edegelmiş ve etmektedir.

İnsan, akla sahip olarak yaratılmış, fıtratı gereği çoğunluğu tembel ve egoları yüksek bir canlıdır…

Aklını doğru kullanmaz, kimi gücü, kimi parayı, kimi kurnazlığını, kimi hurafeyi, kimi inancı, kimi kimliği, kimi de zayıflığını kullanarak duygu sömürüsü yapar….

İnsana, insanın aklı ermiyor

Yıllardır, insanlar öldü, öldürüldü, Devleti yönetenler, yada halkı yönlendirenler aklı ile konuşarak, gerçekleri görerek çok kısa zamanda sevgiyi hakim kılacakları yerde, dinin, kimliğin ve hurafenin arkasına sığınarak, ya ellerindeki silah gücüne yada her şeyi Allah’tan bekleyerek, çıkar gruplarına hizmet ettiklerini bilemeden, sahada oynayan takımlarının kazanması için her şeyi yapmaya hazır yaşıyorlar.

Filistin sorunu, tüm Müslümanların sorunu iken, geçirdiği evreler sonucunda, İsrail/Arap sorununa, Ardından, Filistin ile İsrail soruna, bu gün de Hamas ile İsrail arasındaki bir sorun haline indirildi.

Bölgedeki etkili faktörlerin çıkarlarına göre Ortadoğu şekillendiriliyor. Filistin’i kaç Müslüman devlet tanıdı derseniz, yok denecek kadar, yanlış değilse bir Sudan’ın olduğunu biliyorum. Sovyetler birliği yıllar içinde iyice obezite olunca, bilinçli bir şekilde dağıtıldı, içinden ayrı ayrı, sözde bizim Türk Cumhuriyetleri dediğimiz, aslında değişik isimlerde Rusya’nın güdümünde Devletler oluşturuldu…

Rusya’nın elinde bulunan, onlarca Türk Topluluğu soydaşlarımız unutuldu, Çin’in zulmü altında bulunan soydaşlarımız unutuldu. Sadece Doğu Türkistan ve Myanmar(Burma’da) yapılanlar gündemde…

Çok eksantrik bir dünya sistemi içinde yaşıyoruz. Kimin dost, kimin düşman gerçeğini, oyun kurucuların dışında kalan, geniş toplum kesimleri bilmiyorlar.

Zaten günümüz büyük şehirlerinde insanlar akşam dost yatıp sabah düşman olarak kalkabiliyorlar. Bunu devletler içinde söyleyebiliriz.

Ben 50 yılı aşkındır, tarihi okuyor, kendimce yorumluyorum, mümkün olduğu kadar gerçeklerden uzaklaşmadan makalelerimi yazmaya çalışıyorum.

Eksikliklerim tabi ki; olmuştur, olacaktır. Yıllar içinde 90’lı yıllara kadar yazdıklarımın, 2000’li yıllarda çoğunu güncellediğim olmuştur. 

Bugün Ortadoğu’da yaşanan krizin üçüncü dünya savaşına yol açabileceği düşüncesine asla katılmıyorum. Ancak, bu krizden Emperyal ülkeler istediğini alacaktır. Geriye, dünya insanlığını ve bölge halklarını hamaset, hurafe  ve birazda umut ile yaklaşık, 50 yıl daha oyalayacak, zulmün, esaretin ve  ölümlerin yaşanacağı bir döneme gireceğimizi tahmin ediyorum.

Sıranın Türkiye’ye geldiğini, geleceğini söyleyen felaket tellallarının düşüncellerine zinhar hiç katılmıyorum.

7’den 70’e, Anadolu’muzun Tarihini okur ve okutur isek, Emperyal oyunlarını tarihte bozduğumuz gibi bu günde bozarız.

Tarihimizi okuyup, okutalım… HOŞÇA KALINIZ!