• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
EMNİYET HABER
Takvim
Linkler
Site Haritası
OPERASYONLAR
EMNİYET HABER

























































































2559 Sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu

Polis, asayişi âmme, şahıs, tasarruf emniyetini ve mesken masu- niyetini korur. Halkın ırz, can ve malını muhafaza ve âmmenin istirahatini temin eder



Yardım istiyenlerle yardıma muhtaç olan çocuk, alil ve acizlere muavenet eder. Kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve ilgili mevzuatın ( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/a maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "ve nizamnamelerinin" ibaresi ", Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve ilgili mevzuatın" şeklinde değiştirilmiştir. ) kendisine verdiği vazifeleri yapar.
---------------------------- DİPNOT BAŞLANGICI ----------------------
(*) Bu Kanunun 10/3/1983 tarih ve 2803 sayalı Kanuna aykırı hükümleri, aynı Ka- nunun 25 inci maddesinin b/2 fıkrası gereğince Jandarma Teşkilâtı için uygulan- maz. ------------------------------ DİPNOT SONU --------------------------
Madde 2
( 16/7/1965 tarih ve 694 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle değişik. )
Polisin genel emniyetle ilgili görevleri iki kısımdır.
A) Kanunlara, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine, ( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/b maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "tüzüklere" ibaresi "Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine" şeklinde değiştirilmiştir. )yönetmeliklere, Hükümet emirlerine ve kamu düzenine uygun olmıyan hareketlerin işlenmesinden önce bu kanun hükümleri dai- resinde önünü almak,
B) İşlenmiş olan bir suç hakkında Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ile di- ğer kanunlarda yazılı görevleri yapmak,
Kamu düzeni ve kamu güvenliğinin sağlanmasından sorumlu olan polis; âmi- rinden aldığı emri, kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/b maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "tüzük" ibaresi "Cumhurbaşkanlığı kararnamesi" şeklinde değiştirilmiştir. ) ve yönetmelik hükümlerine aykırı görürse, yerine getirmez ve bu aykırılığı emri verene bildirir. Ancak, âmir emrinde ısrar eder ve bu emrini yazılı olarak yenilerse, emir yerine getirilir. Bu halde, emri yerine geti- ren sorumlu olmaz. Konusu suç teşkil eden emir hiçbir suretle yerine getirilmez. Yerine getirenler sorumluluktan kurtulamaz.
Aşağıda yazılı hallerde :
I - Can, ırz veya mal emniyetini korumak için,
II - Devletin şahsiyetine karşı işlenen cürümlerin faillerini yakalamak veya delillerini tesbit etmek için,
III - Devlet kuvvetleri aleyhine, yalnız veya toplu olarak taarruz veya mu- kavemette bulunanları yakalamak, veya bunların taarruz veya mukavemetlerini def etmek için,
IV - Hükümete karşı, şiddet kullanan veya gösteren veya, mukavemet eden- lerin yakalanması, taarruz veya mukavemet edenlerin def edilmesi için,
V - Zabıtaca muhafaza altına alınan şahıslara, bina veya tesislere, meskûn veya gayrımeskûn yerlere vâkı olacak münferit veya toplu tecavüzleri def etmek için,
VI - Ağır cezalı bir suçun sanığı olarak yakalandıktan sonra zabıta kuv- vetlerinin elinden kaçmakta olan şahısların yakalanması için,
VII - İşlenmekte olan bir suçun işlenmesine veya, devamına mâni olmak için,
VIII - Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ile diğer kanunlarda, zabıta tara- fından suç delillerinin tesbiti veya suç faillerinin yakalanması maksadiyle yapıla- cak aramalar için,
IX - Kanunsuz toplantı veya kanunsuz yürüyüşleri dağıtmak veya suçlula- rını yakalamak için,
X - Yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi âfetlerde olay yerinde görevlilerce alınması gereken tedbirler için,
XI - Umuma açık yerlerde yapılan her türlü toplantı veya yürüyüşlerde ve- ya törenlerde bozulan düzeni sağlamak için,
XII - Herhangi bir sebeple tıkanmış olan yolların trafiğe açılması için,
XIII - Yukardaki maddeler dışında diğer kanunlarda istisnai olarak zabıtanın sözlü emirle yapmaya mecbur tutulduğu haller için,
Yetkili âmir tarafından verilecek sözlü emirler derhal yerine getirilir. Bu emirlerin yazılı olarak verilmesi istenilemez. Bu hallerde emrin yerine getirilme- sinden doğabilecek sorumluluk emri verene aittir.(*)
------------------------------ DİPNOT BAŞLANGICI ---------------------- (*) Bu hükmün uygulanmasında ek 4 ncü maddeye bakınız. --------------------------------- DİPNOT SONU -------------------------
Madde 3
( 4.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. )(*) Madde 3 - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Belediye zabıtası işleri Hükümetçe lüzum görülen yerlerde polise gõrdürülür.
Madde 4
Polis hiç bir suretle vazifesinden başka bir işte kullanılamaz.
Durdurma ve kimlik sorma
Madde 4/A
( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis, kişileri ve araçları;
a) Bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek,
b) Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek,
c) Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek,
ç) Kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya malvarlığı bakımından ya da topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir tehlikeyi önlemek, amacıyla durdurabilir.
Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekir. Süreklilik arz edecek, fiili durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılamaz.
Polis, durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirir ve durdurma sebebine ilişkin sorular sorabilir; kimliğini veya bulundurulması gerekli diğer belgelerin ibraz edilmesini isteyebilir.
Durdurma süresi, durdurma sebebine esas teşkil eden işlemin gerçekleştirilmesi için zorunlu olan süreden fazla olamaz.
Durdurma sebebinin ortadan kalkması halinde kişilerin ve araçların ayrılmalarına izin verilir.
Polis, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacına yönelik gerekli tedbirleri alabilir. Bu ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle ve yayımı tarihinde cümlede yer alan "Ancak bu" ibaresi "Bu" şeklinde değiştirilmiştir. ) amaçla kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenemez. ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren cümleler ) Ancak, el ile dıştan kontrol hariç, (...) ( 03.08.2017 tarih ve 30143 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin E.2015/41, K.2017/98 sayılı 04.05.2017 günlü kararı ile "kişinin üstü ve eşyası ile aracının dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin aranması; İçişleri Bakanlığı tarafından belirlenecek esaslar dâhilinde mülki amirin görevlendireceği kolluk amirinin yazılı, acele hâllerde sonradan yazıyla teyit edilmek üzere sözlü emriyle yapılabilir." bölümünün Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiştir. İptal hükmü, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra yürürlüğe girer. ) Kolluk amirinin karan yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Bu fıkra kapsamında yapılan araç aramalarına ilişkin olarak kişiye, arama gerekçesini de içeren bir belge verilir.
Bu Kanun ve diğer kanunların verdiği görevlerin yerine getirilmesi sırasında, polis tarafından gerekli işlemler için durdurulan kişiler ve araçlarla ilgili hükümler saklıdır.
Polis, görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sorabilir. Bu kişilere kimliğini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir.
Belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişi tutularak durumdan derhal Cumhuriyet savcısı haberdar edilir. Bu kişi, kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınır ve gerekirse tutuklanır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usulü bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.
Kimliğinin tespiti amacıyla tutulan kişiye, kimliği tespit edildikten sonra ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilir. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilir.
Nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin nüfusa kayıtlarının temini için gerekli işlemler yapıldıktan sonra, 5 inci maddeye göre fotoğraf ve parmak izi tespit edilerek kayda alınır.
Kimliği tespit edilemeyen kişinin yabancı olduğunun anlaşılması halinde, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.
Parmak izi ve fotoğrafların kayda alınması
Madde 5
( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis;
a) Gönüllü,
b) Her çeşit silah ruhsatı, sürücü belgesi, pasaport veya pasaport yerine geçen belge almak için başvuruda bulunan,
c) Başta polis olmak üzere, genel veya özel kolluk görevlisi ya da özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilen,
ç) Türk vatandaşlığına başvuruda bulunan,
d) Sığınma talebinde bulunan veya gerekli görülmesi halinde, ülkeye giriş yapan sair yabancı,
e) Gözaltına alınan,
kişilerin parmak izini alır.
Birinci fıkraya göre alınan parmak izi, ait olduğu kişinin kimlik bilgileri ile birlikte, ne zaman ve kim tarafından alındığı belirtilmek suretiyle, bu amaca özgü sisteme kaydedilerek saklanır. Ancak, parmak izinin hangi sebeple alındığı sisteme kaydedilmez.
Olay yerinden elde edilen ve kime ait olduğu henüz tespit edilemeyen parmak izleri, kime ait olduğu tespit edilinceye kadar, ilgili soruşturma dosya numarası ile birlikte sisteme kaydedilir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 81 inci maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 21 inci maddesi hükümlerine göre alınan parmak izleri de bu sisteme kaydedilir.
(a) bendi hariç birinci fıkra ile dördüncü fıkra kapsamına giren kişilerin ayrıca fotoğrafları alınarak, ikinci fıkrada belirlenen esaslara uygun olarak parmak izi ile birlikte sisteme kaydedilir.
Bu sistemde yer alan bilgiler, kimlik tespiti, suçun önlenmesi veya yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturma kapsamında maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacıyla mahkeme, hakim, Cumhuriyet savcısı ve kolluk tarafından kullanılabilir.
Kolluk birimleri, kimlik tespiti yapmak ya da olay yerinden alınan parmak izini karşılaştırmak amacıyla doğrudan bu sistemle bağlantı kurabilir.
Sistemde kayıtlı bilgilerin hangi kamu görevlisi tarafından ve ne amaçla kullanıldığının denetlenebilmesine imkan tanıyan bir güvenlik sistemi kurulur.
Sistemde yer alan kayıtlar gizlidir; altıncı ve yedinci fıkralarda belirlenen amaçlar dışında kullanılamaz.
Sisteme kayıtlı olan parmak izi ve fotoğraflar, kişinin ölümünden itibaren on yıl ve her halde kayıt tarihinden itibaren seksen yıl geçtikten sonra sistemden silinir.
Parmak izi ile fotoğrafların sistemde kaydedilmesi ve saklanması ile bu kayıtlardan yararlanmaya ilişkin diğer esas ve usuller, İçişleri Bakanlığı tarafından Adalet Bakanlığının görüşü alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.(*)
Madde 5 - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli ) Polis aşağıda gösterilen kimselerin parmak izlerini ve fotoğrafilerini almağa salâhiyetlidir.
A) (10/6/1935 tarih ve 2770 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle değişik) Polis veya Jandarma tarafından Cumhuriyet Müddeiumumiliğine tahkikat evrakile birlikte veya doğ- rudan doğruya gönderip mezkûr makamca yapılan tahkikat neticesinde Türk Ceza Kanununa göre ağır hapis cezasını istilzam eden suçlarla mezkûr kanunda sayılı âmmenin itimadı ve mal aleyhine işlenmiş suçların ve her nevi kaçakçılığın maznun ve mahkûmlarının ser- serilerin ve mazennaisu erbabının;
B) Yabancı memleketlerden Türkiye'ye kaçanların memleket içinde bir yer- den başka bir yere naklolunanların, memleket dışına çıkarılanların;
C) Hüviyetlerini isbat edemiyenlerin;
D) Fuhuşla veya fuhuş yüzünden bulaşan hastalıklara mücadele nizamna- me ve talimatnameleri hükümlerine göre kendilerine (Umumi ev sahibi), (Birleş- me yeri sahibi) ve (Umumi kadın) adı verilenlerin ve itiyat sebebiyle veya men- faat kastiyle kendilerini başkalarının zevkine terkedenlerin fuhşa vasıtalığı itiyat edenlerin, beyaz kadın ticaretiyle meşgul olanların ve umumî kadın patronlarının;
E) Cumhuriyet Müddeiumumilikleri ve adlî ve askerî mahkemelerce bir me- selenin tetkik ve tahkiki için parmak izlerinin fotoğrafilerinin alınmasına lüzum gösterilen kimselerin.
F) ( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ; An. Mah. nin 26/11/1986 tarih ve 1985/8 E., 1986/27 K. sayılı Kararı ile iptal edildi. )
Madde 6
( 23/1/1986 tarih ve 3257 sayılı Kanunun 13 üncü maddesiyle yürürlükten kalktı. )
Madde 7
Otel, gazino, kahve, işçi yerleri, bar, tiyatro, sinema, hamam ve plâj gibi umuma mahsus istirahat ve eğlence yerlerinin açılması önce polisin tah- kiki üzerine o yerin en büyük mülkiye âmirinin vereceği izne bağlıdır.
İzin alınmadan açılan bu gibi yerler polis tarafından kapatılır.
Madde 8
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle değişik. )
Polisçe kati delil elde edilmesi halinde ve mahallin en büyük mülki amirinin emriyle;
A) Kumar oynanan, umumî ve umuma açık yerler ile her çeşit özel ve resmî kurum ve kuruluşlara ait lokaller,
B) Mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kul- lanılan, bulundurulan yerler,
C) Mevcut hükümlere aykırı davranışları görülen genelevler, birleşme yer- leri ve fuhuş yapılan evler ve yerler.
D) ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Kanunun 10/A maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren bent )Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasa düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlaka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya video bant gösterilen yerler ile internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler,(*) Madde 8/D - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli ) Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasa düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlâka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya video bant gösterilen yerler,
E) Derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelerinin yarar- lanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda ve yazılı ihtara, rağ- men, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek umuma açık yer durumuna gel- diği tespit edilenler,
F) ( 13.01.2007 tarih ve 26402 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5571 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren bent ) Her türlü denize elverişli araçlarla günübirlik tur düzenleyen veya her türlü mal ve hizmet satanlardan, müşteriye faaliyetlerini duyururken veya müşteri kabul ederken çevreyi veya müşteriyi rahatsız edecek yöntemler kullananlar,
G) Yürürlükte bulunan hükümlere aykırı olarak işletilen veya konulan ya- saklara uymayan, açılması izne bağlı yerler ile bu Kanunun 12 nci maddesi hüküm- lerine uymadığı tespit edilen yerler,
Polis tarafından kapatılır ve/veya faaliyetleri menedilir.
Kapatma veya faaliyettenmen'i gerektiren sebepler adlî kovuşturmayı gerek- tiriyorsa soruşturma evrakı derhal adliyeye verilir.
Kapatmayı veya faaliyetten men'i icap ettiren sebepler mahkemeye intikal ettirilecek hallerde ise altı ay, değilse üç aydan fazla kapatma veya faaliyetten men'e karar verilemez.
Adlî ve idarî kovuşturmanın her safhasında mülki amirin kapatma veya faa- liyetten men kararına karşı ancak idarî yargı merciine başvurabilir.
Soruşturma evrakı adliyeye tevdi edilen şahıslar hakkında takipsizlik veya beraat kararı verilmesi veya kesin şekilde sahip değişikliği hallerinde, mahallî mül- ki amir tarafından kapatılan yerin süresinden önce açılmasına karar verilebi- lir. (**)
---------------------- DİPNOT BAŞLANGICI ---------------------- (**) Bu hükmün uygulanmasında ek 1 ve 8 inci maddelere bakınız. ------------------------ DİPNOT SONU -------------------------
Önleme araması
Madde 9
( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis, tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne göre verilmiş sulh ceza hakiminin kararı veya bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı emirle; kişilerin üstlerini, araçlarını, özel kağıtlarını ve eşyasını arar; alınması gereken tedbirleri alır, suç delillerini koruma altına alarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre gerekli işlemleri yapar.
Arama talep yazısında, arama için makul sebeplerin oluştuğunun gerekçeleriyle birlikte gösterilmesi gerekir.
Arama kararında veya emrinde;
a) Aramanın sebebi,
b) Aramanın konusu ve kapsamı,
c) Aramanın yapılacağı yer,
ç) Aramanın yapılacağı zaman ve geçerli olacağı süre,
belirtilir.
Önleme araması aşağıdaki yerlerde yapılabilir:
a) 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde.
b) Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde.
c) Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde.
ç) Eğitim ve öğretim özgürlüğünün sağlanması için her derecede eğitim ve öğretim kurumlarının idarecilerinin talebiyle ve 20 nci maddenin ikinci fıkrasının (A) bendindeki koşula uygun olarak girilecek yüksek öğretim kurumlarının içinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkışlarında.
d) Umumi veya umuma açık yerlerde.
e) Her türlü toplu taşıma araçlarında, seyreden taşıtlarda.
Konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılamaz.
Spor karşılaşması, miting, konser, festival, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenlendiği veya aniden toplulukların oluştuğu hallerde gecikmesinde sakınca bulunan hal var sayılır.
Polis, tehlikenin önlenmesi veya bertaraf edilmesi amacıyla güvenliğini sağladığı bina ve tesislere gelenlerin; herhangi bir emir veya karar olmasına bakılmaksızın, üstünü, aracını ve eşyasını teknik cihazlarla, gerektiğinde el ile kontrol etmeye ve aramaya yetkilidir. Bu yerlere girmek isteyenler kimliklerini sorulmaksızın ibraz etmek zorundadırlar. Milletlerarası anlaşmalar hükümleri saklıdır.
Önleme aramasının sonucu, arama kararı veya emri veren merci veya makama bir tutanakla bildirilir.(*)
Madde 9 - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli ) Polis, milli güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacıyla usulüne göre verilmiş hakim kararı veya bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mahallin en büyük mülki amirinin vereceği yazılı emirle;
A) 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde,
B) Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde,
C) Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde,
D) Öğretim ve eğitim özgürlüğünün sağlanması için her derecede öğretim ve eğitim kurumlarının ve 20 nci maddenin ikinci fıkrasının (A) bendindeki koşula uygun olarak girilecek üniversite, bağımsız fakülte veya bağlı kurumların içinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkış yerlerinde,
E) Umumi veya umuma açık yerlerde veya öğrenci yurtlarında veya eklentilerinde,
F) Yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında,
G) Her türlü toplu taşıma veya seyreden taşıt araçlarında,
Suçun önlenmesi amacıyla kişilerin üstlerini, araçlarını, özel kağıtlarını ve eşyasını arar; suç unsurlarına el koyar ve evrakı ile birlikte Cumhuriyet savcılığına tevdi eder.
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ile diğer kanunlara göre suç iz, eser, emare veya delillerinin tespiti veya faillerinin yakalanması amacıyla polis tarafından yapılacak aramalar için de usulüne göre verilmiş hakim kararı veya bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, diğer kanunlarda yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmalıdır.
5680 sayılı Basın Kanunu kapsamına giren basılı eserlerin arama ve zaptı, genel hükümlere tabidir
Madde 10
Taşınması memnu olan kama, hançer, ve saldırmanın yapılması ve satılması da yasaktır.
Eski eserlerden olupta kıymetli olanların satışı bu hükümden müstesnadır.
Madde 11
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişik )
Polis;
A) Genel ahlâk ve edep kurallarına aykırı olarak; utanç verici ve toplum düzeni bakımından tasvip edilmeyen tavır ve davranışta bulunanlar ile bu nitelikte söz, şarkı, müzik veya benzeri gösteri yapanları,
B) Çocuklar, kız ve kadınlar ile genç erkeklere sözle veya herhangi bir şe- kilde sarkıntılık edenleri, kötü alışkanlıklara ve hertürlü ahlâksızlığa yönelten ve teşvik edenleri,
C) ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunun 10/C maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Genel ahlak ve edebe aykırı mahiyette her türlü sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üreten ve satanları, (*) Madde 11/C - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli ) Genel ahlâk ve edebe aykırı mahiyetteki film, plâk, video ve ses bant- larını yapan ve satanları,
Herhangi bir müracaat veya şikâyet olmasa bile engeller, davranışlarının de- vamını durdurarak yasaklar, sanıklar hakkında tanzim olunacak evrakı derhal şikâyete bağlı suçlar hakkındaki evrakı da şikâyet ve müracaat vukubulduğu tak- dirde adliyeye tevdi eder.
Son fıkra - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunun 12/C maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. ) (*) Madde 11/Son fıkra - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Video ve ses bantlarını ticarî maksatla dolduran gerçek veya tüzelkişiler bu bantların birer adedini, piyasaya çıkarılmadan önce mahallin en büyük mülkî ami- rine vermek zorundadırlar.
Madde 12
( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunun 10/D maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Kanuni istisnalar saklı kalmak üzere, eğlence, oyun, içki ve benzeri amaçlı umuma açık ve açılması izne bağlı yerlerde onsekiz yaşından küçükler çalıştırılamaz.
Polis bar, pavyon, gazino, meyhane gibi içkili yerler ile kıraathane ve oyun oynatılan benzeri yerlere yanlarında veli ve vasileri olsa bile onsekiz yaşını doldurmamış küçüklerin girmesini meneder.
Bu madde hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında 17 nci, işyerleri hakkında da 8 inci madde hükümlerine göre işlem yapılır. (*)
Madde 12 - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli ) Kız ve kadınların gazino, bar, kafeşantan ve bunlara benzer içki kullanılan yerlerle banyo, hamam ve plâjlarda çalışabilmeleri o yerin en büyük mülkiye âmirinin iznine bağlıdır.
Yirmi bir yaşından küçük yaştaki kadın ve erkekler hiç bir suretle bu yerler- de çalıştırılamazlar.
Bar, kafeşantan ve meyhanelere, yanlarında veli ve vasileri olsa bile, on sekiz yaşından aşağı küçüklerin girmesini polis meneder.
Madde 13
( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunun 10/E maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis,
A) Suçüstü halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan diğer hallerde suç işlendiğine veya suça teşebbüs edildiğine dair haklarında kuvvetli iz, eser, emare veya delil bulunan şüphelileri,
B) Haklarında yetkili mercilerce verilen yakalama veya tutuklama kararı bulunanları,
C) Halkın rahatını bozacak veya rezalet çıkaracak derecede sarhoş olanları veya sarhoşluk halinde başkalarına saldıranları, yapılan uyarılara rağmen bu hareketlerine devam edenler ile başkalarına saldırmaya yeltenenleri ve kavga edenleri,
D) Usulüne aykırı şekilde ülkeye giren ya da haklarında sınır dışı etme veya geri verme kararı alınanları,
E) Polisin kanunlara uygun olarak aldığı tedbirlere karşı gelenleri, direnenleri ve görev yapmasını engelleyenleri,
F) Bir kurumda tedavi, eğitim ve ıslahı için kanunlarla ve bu Kanunun uygulanmasını gösteren Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte ( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/c maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "tüzükte" ibaresi "Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte" şeklinde değiştirilmiştir. ) belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirlerin yerine getirilmesi amacıyla, toplum için tehlike teşkil eden akıl hastası, uyuşturucu madde veya alkol bağımlısı serseri veya hastalık bulaştırabilecek kişileri,
G) Haklarında gözetim altında ıslahına veya yetkili merci önüne çıkarılmasına karar verilen küçükleri,
H) ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren bent ) Başkalarının can güvenliğini tehlikeye düşürenleri,
eylemin veya durumun niteliğine göre; koruma altına alır, uzaklaştırır ya da yakalar ve gerekli kanuni işlemleri yapar. ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan "Yakalar ve gerekli kanuni işlemleri yapar." ibaresi "eylemin veya durumun niteliğine göre; koruma altına alır, uzaklaştırır ya da yakalar ve gerekli kanuni işlemleri yapar." şeklinde değiştirilmiştir. )
Yakalanması belirli bir usule bağlanmış kişilerle ilgili kanun hükümleri saklıdır.
Yakalanan kişilerin kaçması veya saldırıda bulunmasının önlenmesi bakımından kişinin sağlığına zarar vermeyecek şekilde her türlü tedbir alınabilir.
Yakalanan kişilere, yakalama sebebi herhalde yazılı ve bunun mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhal; toplu suçlarda ise en geç bu kişiler hakim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir.
Kişinin yakalandığı, istediği kanuni yakınlarına derhal bildirilir.
Yakalananlardan,
A) Uyuşturucu madde kullanmış olanlar ile sarhoş olanların,
B) Zor kullanılarak yakalananların,
C) Haklarında suç soruşturması yapılacak olan şüpheli ve sanıkların,
Yakalanma anındaki sağlık durumları tabip raporuyla tespit edilir.
Yakalanan kişilerden suç işlediği şüphesi altında olanlar adli mercilere sevk edilir. Haklarında ıslah veya tedavi tedbiri alınması gerekenler, ilgili kurum yetkilileri tarafından teslim alınır. Yakalama sebebi ortadan kalkanlar derhal serbest bırakılır.(*)
Madde 13 - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 Sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli )
Polis:
A) Haklarında yetkili mercilerce verilen yakalama ve tutuklama kararı bu- lunanları veya kanunda istenilen bir mükellefiyeti yerine getirmedikleri için yaka- lanması gerekenleri,
B) Uyuşturucu maddeleri alan, satan, bulunduran ve kullananları, halkın rahatını bozacak veya rezalet çıkaracak derecede sarhoş olanları veya sarhoşluk halinde başkalarına saldıranları,
C) Halkın huzur ve sükununu bozanlardan, yapılan uyarılara rağmen bu ha- reketlerine devam edenlerle, başkalarına saldırıya yeltenenleri ve kavga edenleri,
D) Bir kurumda tedavi, eğitim ve ıslahı için kanunlarla ve bu Kanunun uy- gulanmasını gösteren tüzükle belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirlerin yerine getirilmesi amacıyla toplum için tehlike teşkil eden akıl hastası uyuşturucu madde veya alkol tutkunu, serseri veya hastalık bulaştırabilecek kişileri,
E) Haklarında gözetim altında ıslahına veya yetkili merci önüne çıkarılma- sına karar verilen küçükleri,
F) Usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren ya da hakkında sınır dışı etme veya geri verme kararı alınan kişileri,
G) Suçüstü halinde veya gecikmesinde mahzur bulunan diğer hallerde suç işlendiğine veya suça teşebbüs edildiğine dair haklarında kuvvetli iz ve delil bulu- nan sanıkları,
Yakalar ve gerekli kanuni işlemî yapar.
Yakalanması belirli bir usule bağlanmış kişilerle ilgili Kanun hükümleri sak- lıdır.
Yakalama, kişinin denetim ve gözetim altına alınmasıdır. Yakalanan kişilerin kaçması veya saldırıda bulunmasının önlenmesi bakımından kişinin sağlığına za- rar vermeyecek şekilde her türlü tedbir alınabilir.
Yakalananlardan uyuşturucu madde kullanmış olanlara sarhoş olanların du- rumları, tüzükte belirtilen esas ve usullere uygun olarak hekim raporu, hekimin bulunmadığı hallerde yardımcı sağlık hizmetleri personelinden birinin müşahede raporu ile tespit edilir.
Yakalanan kişiye yakalama sebebi yazılı mümkün olmayan hallerde ise sözlü olarak bildirilir.
Soruşturma konusunun açığa çıkması bakımından kesin bir mahzur doğmu- yorsa kişinin yakalandığı yakınlarına derhal duyurulur.
Yakalanan kişilerden; sanık durumunda olanlar adlî mercilere sevk edilir.
Haklarında ıslah veya tedavi tedbiri alınması gerekenler, ilgili kuruma gön- derilir.
Yakalama sebebi, ortadan kalkanlar derhal serbest bırakılır.
Kayıp çocukların araştırılması
Madde 13/A
( 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 25 inci maddesiyleeklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren madde )
Kaybolan çocukların bulunması amacıyla, polis, sulh ceza hâkiminin veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki idare amirinin yazılı veya sonradan yazılı hale getirilmek üzere sözlü emri ile kayıp çocuğa ait veya başkasına ait olmakla birlikte kayıp çocuk tarafından kullanılan her türlü banka hesap hareketlerini talep edebilir, telekomünikasyon yoluyla iletişimini denetleyebilir ve sinyal bilgilerini değerlendirebilir. Tedbir kararı, en çok bir ay için verilebilir; ancak bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere bir ay daha uzatılabilir.
Mülki idare amirinin kararı, derhal mahkemenin onayına sunulur. Mahkeme kararını en geç yirmidört saat içinde verir. (*)
( 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 25 inci maddesiyleyürürlükten kalkmıştır. ) ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 26 ncı maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren madde )
Kaybolan çocukların bulunması amacıyla, polis, sulh ceza hâkiminin veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki idare amirinin yazılı veya sonradan yazılı hale getirilmek üzere sözlü emri ile kayıp çocuğa ait veya başkasına ait olmakla birlikte kayıp çocuk tarafından kullanılan her türlü banka hesap hareketlerini talep edebilir, telekomünikasyon yoluyla iletişimini denetleyebilir ve sinyal bilgilerini değerlendirebilir. Tedbir kararı, en çok bir ay için verilebilir; ancak bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere bir ay daha uzatılabilir.
Mülki idare amirinin kararı, derhal mahkemenin onayına sunulur. Mahkeme kararını en geç yirmidört saat içinde verir.
Madde 14
Şehir ve kasabalarda gerek mesken içinde ve gerek dışında saat 24 ten sonra her ne suretle olursa olsun civar halkının rahat ve huzurunu bo- zacak surette gürültü yapanlar polisçe menolunur. Bu yasağı dinlemiyenler hak- kında Ceza Kanununun 546 ncı maddesine göre takibat yapılır.
Zabıtadan izin alınarak yapılacak düğün ve müsamere ve balolar bu kayıt- tan müstesnadır.
Madde 15
Polis; yaptığı tahkikat esnasında ifadelerine müracaat lâzım- gelen kimseleri çağırır ve kendilerine lüzumu olan şeyleri sorar.
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle eklenen ; An. Mah. nin 26/11/1986 tarih ve 1985/8 E., 1986/27 K. sayılı Kararı ile son fıkra iptal edildi. )
( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Polis; müşteki, mağdur veya tanık ifadelerini, talepleri hâlinde ikamet ettikleri yerlerde veya işyerlerinde de alabilir. Bu fıkranın kapsamı ile uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığınca belirlenir.
Zor ve silah kullanma
Madde 16
( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis, görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde zor kullanmaya yetkilidir.
Zor kullanma yetkisi kapsamında, direnmenin mahiyetine ve derecesine göre ve direnenleri etkisiz hale getirecek şekilde kademeli olarak artan nispette bedeni kuvvet, maddi güç ve kanuni şartları gerçekleştiğinde silah kullanılabilir.
İkinci fıkrada yer alan;
a) Bedeni kuvvet; polisin direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde doğrudan doğruya kullandığı bedeni gücü,
b) Maddi güç; polisin direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde bedeni kuvvetin dışında kullandığı kelepçe, cop, basınçlı ve/veya boyalı ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle ve yayımı tarihinde bentte yer alan "basınçlı" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve/veya boyalı" ibaresi eklenmiştir. ) su, göz yaşartıcı gazlar veya tozlar, fiziki engeller, polis köpekleri ve atları ile sair hizmet araçlarını, ifade eder.
Zor kullanmadan önce, ilgililere direnmeye devam etmeleri halinde doğrudan doğruya zor kullanılacağı ihtarı yapılır. Ancak, direnmenin mahiyeti ve derecesi göz önünde bulundurularak, ihtar yapılmadan da zor kullanılabilir.
Polis, zor kullanma yetkisi kapsamında direnmeyi etkisiz kılmak amacıyla kullanacağı araç ve gereç ile kullanacağı zorun derecesini kendisi takdir ve tayin eder. Ancak, toplu kuvvet olarak müdahale edilen durumlarda, zor kullanmanın derecesi ile kullanılacak araç ve gereçler müdahale eden kuvvetin amiri tarafından tayin ve tespit edilir.
Polis, kendisine veya başkasına yönelik bir saldırı karşısında, zor kullanmaya ilişkin koşullara bağlı kalmaksızın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun meşru savunmaya ilişkin hükümleri çerçevesinde savunmada bulunur.
Polis;
a) Meşru savunma hakkının kullanılması kapsamında,
b) Bedeni kuvvet ve maddi güç kullanarak etkisiz hale getiremediği direniş karşısında, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde,
c) Hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde şüphelinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde, silah kullanmaya yetkilidir.
d) ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren bent ) Kendisine veya başkalarına, işyerlerine, konutlara, kamu binalarına, okullara, yurtlara, ibadethanelere, araçlara ve kişilerin tek tek veya toplu halde bulunduğu açık veya kapalı alanlara molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde,"
Polis, yedinci fıkranın (c) bendi kapsamında silah kullanmadan önce kişiye duyabileceği şekilde "dur" çağrısında bulunur. Kişinin bu çağrıya uymayarak kaçmaya devam etmesi halinde, önce uyarı amacıyla silahla ateş edilebilir. Buna rağmen kaçmakta ısrar etmesi dolayısıyla ele geçirilmesinin mümkün olmaması halinde ise kişinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silahla ateş edilebilir.
Polis, direnişi kırmak ya da yakalamak amacıyla zor veya silah kullanma yetkisini kullanırken, kendisine karşı silahla saldırıya teşebbüs edilmesi halinde, silahla saldırıya teşebbüs eden kişiye karşı saldırı tehlikesini etkisiz kılacak ölçüde duraksamadan silahla ateş edebilir.(*)
Madde 16 - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla değişmeden önceki şekli ) Polis, aşağıda yazılı hallerde silâh kullanmağa salâhiyetlidir :
A) Nefsini müdafaa etmek;
B) Başkasının ırz ve canına vukubulan ve başka suretle men'i mümkün ol- mıyan bir taarruzu savmak için;
C) Ağır cezayı müstelzim bir suçtan maznun olarak yakalanıp nezaret al- tında bulunan veya her hangi bir suçtan mahkûm ve mevkuf olupta tutulması veya nakil ve sevki polise emir ve tevdi olunan şahisların kaçmaları veya bu maksatla polise taarruzları halinde yapılacak ihtarlara itaat edilmemiş ve kaçmağa ve taar- ruza mâni almak için başka çara bulunmamışsa;
D) Muhfazasına memur olduğu mevki veya elindeki silâha yahut kendisine verilmiş veya teslim edilmiş olan karakolhane ile şahıslara karşı vukubulacak taar- ruzu başka suretle defe imkân olmamışsa:
E) Ağır cezayı müstelzim ve meşhut cürüm halinde bulunan suçlarda suç- lunun saklı olduğu yerin arandığı sırada o yerden şüpheli bir şahıs çıkarak kaçtı- ğı ve dur emrine kulak asmadığı görülerek başka suretle ele geçirilmesine imkân bulunmamışsa;
F) Ağır hapsi müstelzim bir suçtan dolayı maznun veya mahkûm olupta za- bıtaca aranmakta olan bir şahsın yakalanmasına teşebbüs edildiği sırada kaçar ve dur emrine de kulak asmıyarak başka türlü ele geçirilmesi kabil olmazsa;
G) Vazife esnasında polise tecavüze veya karşı koymağa elverişli aletlerin ve silâhların teslimi emredildiği halde emrin derhal yerine getirilmiyerek karşı ge- linmesi veya teslim edilmiş silâh ve aletlerin zorla tekrar alınmasına kalkışılmışsa;
H) Polisin vazifesini yapmasına yalnız veya toplu olarak fiili mukavemette bulunulmuş veya taarruzla mümanaat edilmişse :
İ) Devlet nüfuz ve icraatına silâhlı olarak karşı gelinmişse;
Madde 17
Polisin :
A) Kanun ve usul dairesinde verdiği emre itaatsizlik ve ittihaz eylediği ted- birlere riayetsizlik edenler; (*) Madde 17/2.fıkra - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli) Polis suç işlenmesini önlemek veya işlenmiş suçların faillerini ele geçirmek için kişilerden (KENDİNİN POLİS OLDUĞUNU BELİRLEYEN BELGEYİ GÖSTERDİKTEN SONRA) kimliğini sorabilir. )
B) Vazife yaparken polise mukavemette bulunan veya vazifesinden alıkoy- mak maksadiyle polise zorla karşı koyan ve yakalanmadıkları takdirde hareket- lerinde devam etmeleri melhuz bulunan şahıslar; (*) Madde 17/3.fıkra - 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli Bu istem karşısında herkes nüfus hüviyet cüzdanı pasaport veya resmî bir belgeyi göstererek kimliğini belirlemek zorundadır.
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle değişik ) Karakola götürülüp haklarında tanzim olunacak evrakla beraber adliyeye verilirler.
( İkinci Fıkra; 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. ) (*) Madde 17/2.fıkra - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli) Polis suç işlenmesini önlemek veya işlenmiş suçların faillerini ele geçirmek için kişilerden (KENDİNİN POLİS OLDUĞUNU BELİRLEYEN BELGEYİ GÖSTERDİKTEN SONRA) kimliğini sorabilir. )
( Üçüncü Fıkra; 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. Madde 17/3.fıkra - 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Bu istem karşısında herkes nüfus hüviyet cüzdanı pasaport veya resmî bir belgeyi göstererek kimliğini belirlemek zorundadır.
( Dördüncü Fıkra; 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. ) (*) Madde 17/4.fıkra - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Kimliğini bir belge ile veya polisçe tanınmış kişilerin tanıklığı ile ispat edemeyenler ve göster- dikleri belgelerin doğruluğundan şüphe edilen kişiler, aranan kişilerden olup olmadık- ları anlaşılıncaya veya gerçek kimliği ortaya çıkıncaya kadar yirmidört saati geçmemek üzere polisçe gözaltına alınabilirler. Bu kişilere kimliğini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir.
( Beşinci Fıkra; 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle ve yayımı tarihinden geçerli olarak yürürlükten kaldırılmıştır. ) (*) Madde 17/5.fıkra - ( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Kimliği tespit edilemeyen veya nüfusa kayıtlı olmadığı anlaşılan ve nüfús idarelerine gönderilmesi gerekenlerin parmak izi veya fotografları alındıktan sonra kimliklerinin tespiti veya nüfusa kayıtlarının temini için tüzükte gösterilen esas ve usullere göre işlem yapılır.
Madde 18
( 20/2/1948 tarih ve 5188 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle yürürlükten kalktı. )
Madde 19
Polis; sokak, meydan ve umuma mahsus yerlerde intizamı te- min ve Seyrüsefer Talimatnamesindeki vasıflara uygun olmıyan nakil vasıtalarını işletmekten ve bu vasıtaları sarhoş olarak veya seyrüseferin intizam ve selâmetini bozacak surette idare edenleri çalışmaktan meneder.
Madde 20
( 26/6/1973 tarih ve 1775 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişik )
Zabıta, imdat istenmesi veya yangın, su baskını ve boğulma gibi büyük teh- likelerin haber verilmesi veya görülmesi halleri ile ağır cezalı bir suçun işlenme- sine veya yapılmakta devam olunmasına mani olmak için konutlara, iş yerlerine ve eklentilerine girebilir.
Zabıta aşağıda yazılı hallerde üniversite, bağımsız fakülte veya üniversiteye bağlı kurumların binalarına veya bunların eklerine girebilir.
A) Üniversite binaları veya ekleri içinde, kurumun imkânlarıyla önlenmesi mümkün görülmeyen olayların çıkması ihtimali karşısında rektõr, acele hallerde de dekan veya bağlı kuruluş yetkililerinin zabıtadan yardım talep etmeleri halinde,
B) Herhangi bir davet veya izne bağlı olmaksızın suç ve suçluların kovuş- turulması için her zaman,
Fıkranın:(A) bendinde gösterilen hallerde talep derhal yerine getirilir, (...) ( Bu aradaki «(B) bendinde gösterilen hallerde de giriş sebebinin niteliğine göre, kurumun yetkilileri teşebbüsten haberdar edilir.» şeklindeki cümle Anayasa Mahkemesinin 25/4/1974 tarih ve E. 1973/.41, K.1974/13 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. )
İlgili kurumlar kovuşturma dolayısiyle zabıta kuvvetlerine gereken her tür- lü yardım ve kolaylığı göstermekle yükümlüdürler.
Madde 21
Bir neşir vasıtası için abone yazmak veya bunlar için yazı, re- sim, ilân gibi bir madde kabul etmek maksadiyle Matbuat Kanununa göre alınmış vesikası olmaksızın idare evlerinin dışında dolaşanlar veya dolaştırılanlar ,şantaj- dan veya böyle bir harekette dolandırıcılıktan maznun olarak takibat altında bu- lunanlar; polisçe bu yolda çalışmaktan menedilir.
Madde 22
Bu kanunda yazılı vazife ve salâhiyetlerin yapılması ve kulla- nılması için en büyük mülkiye âmirlerinin vereceği emirleri, Dahiliye Vekili re'sen verebilir.
Madde 23
Umumî ve hususî kanunlarla polise verilen ve bu kanunda yazılı bulunmıyan vazife ve salâhiyetlerin hükümleri bakidir.
Madde 24
Mahsus zabıta teşkilâtı olan işlerde bu teşkilâta mensup memur bulunmadığı yerlerde polis, bunlara ait inzıbatî muameleleri yapmağa salâhiyetli- dir.
Madde 25
( 25/6/1973 tarih ve 1758 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle değişik )
Polis teşkilâtı bulunmıyan yerlerde il, ilçe ve bucak jandarma komutan- ları ile jandarma karakol komutanları bu kanunda yazılı vazifeleri yapar ve yet- kileri kullanırlar.
Madde 26
Bu kanunun tatbik suretini gösterir bir yönetmelik Cumhurbaşkanınca çıkarılır. ( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/ç maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "nizamname yapılacaktır" ibaresi "yönetmelik Cumhurbaşkanınca çıkarılır" şeklinde değiştirilmiştir. )
Ek Madde 1
9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunun 10/F maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli Umumi veya umuma açık yerler ile umuma açık yer niteliğindeki ulaşım araçlarında, gerçek kişi veya topluluklar, mahallin en büyük mülki amirine, en az kırk sekiz saat önceden yazılı bildirimde bulunmak suretiyle, oyun ve temsil verebilir veya çeşitli şekillerde gösteri düzenleyebilir.
Bunlardan, Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, Anayasal düzene veya genel ahlaka aykırı olduğu tespit edilenler hakkında mahallin en büyük mülki amiri tarafından derhal Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulur.
Birinci fıkra uyarınca yapılacak bildirimde oyun veya temsile katılan yönetici ve diğer kişilerin kimlik, ikametgah ve tabiiyetleri belirtilir. (*)
Ek Madde 1 - ( 9.8.2002 tarih ve 24841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4771 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli ) Umumî veya umuma açık yerler ile umuma açık yer niteliğindeki ulaşım araçlarında, gerçek kişi veya topluluklar mahallin en büyük mûlkî amirine en az 48 saat önceden müracaat suretiyle oyun ve temsil verebilir veya çeşitli şekillerde gösteri düzenleyebilir.
Bunlardan, genel ahlâka, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne veya Anayasa düzenine aykırı olduğu tespit edilenler, mahallin en büyük mülkî amiri emriyle polis tarafından menedilir ve ilgililer derhal adlî mercilere sevk edi- lir.
Dilekçe ile yapılacak müracaatta oyun, temsil veya gösteriye katılan yönetici ve diğer kişilerin kimlik, ikametgâh ve tabiyetleri belirtilir.
Ek Madde 2
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen )
( 18/11/1992 tarih ve 3842 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle birinci fıkra yürür- lükten kalktı. )
Gözaltına alınanların yeme, içme ihtiyaçlarına ve nakillerine ait masraflar Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesine konulacak õdenekle karşılanır.
Ek Madde 3
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen ) Polis, aşağıdaki hallerde gerekli görülen kişilerden;
A) Devletin bütünlüğü, genel güvenliği ve Anayasa düzeni ile kaçakçılık ve uyuşturucu maddelerle ilgili olarak yaptığı suç soruşturmaları sırasında ifadesine başvurulacak olanlara,
B) Vatandaşlık durumu ile bu Kanunun 17 nci maddesinde belirtilen kimlik tesbiti yapılıncaya kadar,
Tespit edilmiş olan ikametgâh veya iş adreslerinden ayrılmamalarına yazılı olarak isteyebilir.
Bunların, bulunabilecekleri yeni adreslerini bildirmeleri şartıyla o yerden ayrılmalarına mahallin en büyük mülkî amirinin yazılı emriyle izin verilir.
Ek Madde 4
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen )
Polis, görevli bulunduğu mülkî sınırlar içinde, hizmet branşı, yeri ve zama- nına bakılmaksızın, bir suçla karşılaştığında suça el koymak, õnlemek, sanık ve suç delillerini tesbit, muhafaza ve yetkili zabıtaya teslim etmekle görevli ve yetkilidir.
Bu madde hükmü gereğince bir suça müdahale eden polise karşı işlenen suç- lar görevli memura karşı işlenmiş suç; müdahalede bulunan polisin işlediği suçlar ise görevli memurun işlediği suç sayılır.
Ek Madde 5
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen )
Genel güvenlik, kaçakçılık ve uyuşturucu maddelerle ilgili önemli olayları ta- kip etmek, gerekiyorsa müdahale ederek soruşturmasını yapmak üzere;
A) İçişleri Bakanlığınca doğrudan veya ilgili valinin talebi üzerine merkez personelinden ekipler (timler) görevlendirilebilir.
B) Yukarıdaki bent hükmüne uygun olarak bir ilde soruşturması yapılan ola- yın aydınlatılması, delillerin toplanması, sanıkların yakalanması, başka, illerde de araştırma ve soruşturma yapılmasını gerektiriyorsa iller arasında ilgili valiliklerce ekipler görevlendirilebilir.
Bu ekiplerin polis yetkilerini kullanması, polis bölgesi sınırları ile kayıtlı de- ğildir. Bu ekipler görev yaptıkları mahallin en büyük mülkî amirine bilgi vermek zorundadırlar. Görevin ifası sırasında mahallin en büyük mülkî amirine karşı da sorumludurlar.
Genel ve özel kolluk makam ve memurları bu personele gereken her türlü yardımı yapmaya mecburdur.
Adli görev ve yetkiler
Ek Madde 6
( 14.06.2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5681 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren şekli ) Polis, bu maddede yazılı görevlerinin yanında, Ceza Muhakemesi Kanunu ve diğer mevzuatta yazılı soruşturma işlemlerine ilişkin görevleri de yerine getirir.
Polis, bir suça ilişkin olarak kendisine yapılan sözlü ihbar ve şikayetleri ve görevi sırasında öğrendiği suça ilişkin bilgileri yazılı hale getirir.
Edinilen bilgi veya alınan ihbar veya şikayet üzerine veya kendiliğinden bir suçla karşılaşan polis, olay yerinde kişilerin ve toplumun sağlığına, vücut bütünlüğüne veya malvarlığına zarar gelmemesi ve suçun delillerinin kaybolmaması ya da bozulmaması için derhal gerekli tedbirleri alır.
Bir suç işlendiği veya işlenmekte olduğu bilgisini edinen polis, olay yerinin korunması, delillerin tespiti, kaybolmaması ya da bozulmaması için acele tedbirleri aldıktan sonra el koyduğu olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhal Cumhuriyet savcısına bildirir ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerini yapar.
Yapılacak araştırma sonunda edinilen bilginin bir kabahate ilişkin olduğu hallerde, konu araştırılarak gerekli yasal işlem yapılır veya yapılması sağlanır.
Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan polis, bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan kişileri, işlemler sonuçlanıncaya kadar ve gerektiğinde zor kullanarak bundan men eder.
Polis, suçun delillerini tespit etmek amacıyla, Cumhuriyet savcısının emriyle olay yerinde gerekli inceleme ve teknik araştırmaları yapar, delilleri tespit eder, muhafaza altına alır ve incelenmek üzere ilgili yerlere gönderir.
Olay yeri dışında kalan ve o suça ilişkin delil elde edilebileceği yönünde kuvvetli şüphe sebebi bulunan konut, işyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda yapılacak işlemler için Ceza Muhakemesi Kanununun arama ve elkoymaya ilişkin hükümleri uygulanır.
Polis, olaydaki failin, gözaltına alınan şüpheli ile aynı kişi olup olmadığının belirlenmesi bakımından zorunlu olması halinde, Cumhuriyet savcısının talimatıyla teşhis yaptırabilir.
Tanıklıktan çekinebilecek olanlar, teşhiste bulunmaya zorlanamaz.
İşleme başlanmadan önce, teşhiste bulunacak kişinin faili tarif eden beyanları tutanağa bağlanır.
Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin birden fazla ve aynı cinsten olması, aralarında yaş, boy, ağırlık, giyinme gibi görünüşe ilişkin hususlarda benzerlik bulunması gerekir. Teşhis için gerekli olması halinde, şüphelinin görünüşü ile ilgili gerekli değişiklikler yapılabilir. Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin her birinde, teşhis sırasında bir numara bulundurulur.
Teşhiste bulunan kişi ile teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin birbirini görmemesi gerekir.
Teşhis işlemi en az iki kez tekrarlanır ve teşhiste bulunması istenen kişiye, şüphelinin teşhis edilecek kişiler arasında yer almıyor olabileceği hatırlatılır.
Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin, bu işlem sırasında birlikte fotoğrafları çekilerek veya görüntüleri kayda alınarak, soruşturma dosyasına konur.
Şüphelinin fotoğrafı üzerinden de teşhis yaptırılabilir. Ancak tek bir fotoğraf veya aynı kişinin farklı fotoğrafları üzerinden teşhis yaptırılamaz. Değişik kişilerin fotoğraflarının aynı büyüklük ve özellikte olmaları gerekir.
Teşhis işlemi tutanağa bağlanır.
( 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 26 ncı maddesiyleeklenen yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Polis, sanal ortamda işlenen suçlarda, yetkili Cumhuriyet başsavcılığının tespiti amacıyla, internet abonelerine ait kimlik bilgilerine ulaşmaya, sanal ortamda araştırma yapmaya yetkilidir. Erişim sağlayıcıları, yer sağlayıcıları ve içerik sağlayıcıları talep edilen bu bilgileri kolluğun bu suçlarla mücadele için oluşturduğu birimine bildirir. (*) ( 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 26 ncı maddesiyle yürürlükten kalkmıştır. ) ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 27 nci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Polis, sanal ortamda işlenen suçlarda, yetkili Cumhuriyet başsavcılığının tespiti amacıyla, internet abonelerine ait kimlik bilgilerine ulaşmaya, sanal ortamda araştırma yapmaya yetkilidir. Erişim sağlayıcıları, yer sağlayıcıları ve içerik sağlayıcıları talep edilen bu bilgileri kolluğun bu suçlarla mücadele için oluşturduğu birimine bildirir.
Zor kullanma direnme ve saldırının mahiyetine ve derecesine göre etkisiz hale getirilecek şekilde kademeli olarak artan nispette bedenî kuvvet, maddî güç ve kanunî şartları gerçekleştiğinde her çeşit silâh kullanma yetkilerini ifade eder.
Toplu kuvvet olarak müdahale edilen durumlarda, zor kullanmanın derecesi ile kullanılacak araç ve gereçler müdahale eden kuvvetin amiri tarafından tayin ve tespit edilir.
Ek Madde 7
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen ) Polis, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasa düzenine ve genel güvenliğine dair önleyici ve koruyucu tedbirleri almak, emniyet ve asayişi sağlamak üzere, ülke seviyesinde ve sanal ortamda ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 28/a maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan “ülke seviyesinde” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve sanal ortamda” ibaresi eklenmiştir. Bu ibare, 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 27/a maddesiyle kabul edilmiştir. ) istihbarat faaliyetlerinde bulunur, bu amaçla bilgi toplar, değerlendirir, yetkili mercilere veya kullanma alanına ulaştırır. Devletin di- ğer istihbarat kuruluşlarıyla işbirliği yapar.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Birinci fıkrada belirtilen görevlerin yerine getirilmesine yönelik olarak, 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun, casusluk suçları hariç, 250 nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yazılı suçlar ile bilişim suçlarının işlenmesinin önlenmesi amacıyla hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürünün, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanının veya bilişim suçlarıyla sınırlı olmak üzere bilişim suçları ile ilgili daire başkanının ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28/b maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan “yazılı suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürünün veya İstihbarat Dairesi Başkanının” ibaresi “yazılı suçlar ile bilişim suçlarının işlenmesinin önlenmesi amacıyla hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürünün, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanının veya bilişim suçlarıyla sınırlı olmak üzere bilişim suçları ile ilgili daire başkanının” şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik, 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 27/b maddesiyle kabul edilmiştir. ) yazılı emriyle, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişim veya internet bağlantı adresleriyle internet kaynakları arasındaki veri trafiği ile iletilen veriler ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28/b maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan “telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişim” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya internet bağlantı adresleriyle internet kaynakları arasındaki veri trafiği ile iletilen veriler” ibaresi eklenmiştir. Bu ibare, Bu değişiklik, 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 27/b maddesiyle kabul edilmiştir. ) tespit edilebilir, dinlenebilir; sinyal bilgileri değerlendirilebilir, kayda alınabilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde verilen yazılı emir, yirmidört saat içinde yetkili ve görevli hakimin onayına sunulur. Hakim, kararını en geç kırk sekiz saat ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle ve yayımı tarihinde cümlede yer alan "yirmidört saat" ibaresi "kırk sekiz saat" şeklinde değiştirilmiştir. )içinde verir. Sürenin dolması veya hakim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir derhal kaldırılır. Bu halde dinlemenin içeriğine ilişkin kayıtlar en geç on gün içinde yok edilir; durum bir tutanakla tespit olunur ve bu tutanak denetimde ibraz edilmek üzere muhafaza edilir.
( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Yetkili ve görevli hâkim, Ankara ağır ceza mahkemesi üyesidir. (*) Ek Madde 7/3. fıkra - ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişmeden önceki şekli ) 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra Yetkili ve görevli hakim, talepte bulunan kolluk biriminin bulunduğu yer itibariyle yetkili olan ve 5271 sayılı Kanunun 250 nci maddesinin birinci fıkrasına göre kurulan ağır ceza mahkemesinin üyesidir.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Kararda ve yazılı emirde, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, kullandığı telefon numaraları, ilgili internet bağlantı adresi veya bağlantıyı ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28/c maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan “veya iletişim bağlantısını” ibaresi “, ilgili internet bağlantı adresi veya bağlantıyı” şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik, 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 27/c maddesiyle kabul edilmiştir. ) tesbite imkan veren kodundan belirlenebilenler ile tedbirin türü, kapsamı ve süresi ile tedbire başvurulmasını gerektiren nedenler belirtilir. Kararlar, en fazla üç ay için verilebilir; bu süre aynı usulle üçer ayı geçmeyecek şekilde en fazla üç defa uzatılabilir. Ancak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde devam eden tehlikelere ilişkin olarak gerekli görülmesi halinde, hakim üç aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Uygulanan tedbirin sona ermesi halinde, dinlemenin içeriğine ilişkin kayıtlar en geç on gün içinde yok edilir. Durum bir tutanakla tesbit olunur ve bu tutanak denetimde ibraz edilmek üzere muhafaza edilir.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) İstihbarat faaliyetlerinde, bu maddede belirtilen suçların önlenmesi amacıyla ve hakim kararı alınmak koşuluyla, teknik araçlarla izleme yapılabilir. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu hizmeti veren kuruluşların ihtiyaç duyulan bilgi ve belgelerinden yararlanabilmek için gerekçesini de göstermek suretiyle yazılı talepte bulunabilir. Bu kurum ve kuruluşların kanuni sebeplerle veya ticari sır gerekçesiyle bu bilgi ve belgeleri vermemeleri halinde ancak hakim kararı ile bu bilgi ve belgelerden yararlanılabilir.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu madde hükümlerine göre yürütülen faaliyetler çerçevesinde elde edilen kayıtlar, birinci fıkrada belirtilen amaçlar dışında kullanılamaz. Elde edilen bilgi ve kayıtların saklanmasında ve korunmasında gizlilik ilkesi geçerlidir. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında, görev sırasında veya görevden dolayı işlenmiş olsa bile Cumhuriyet savcılarınca doğrudan soruşturma yapılır.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Hakim kararları ve yazılı emirler, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanlığı görevlileri ile bilişim suçlarıyla sınırlı olmak üzere bilişim suçlarıyla ilgili daire başkanlığı görevlilerince ( 06.01.2017 tarih ve 29940 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28/ç maddesiyle ve yayımı tarihinde fıkrada yer alan “görevlilerince” ibaresi “görevlileri ile bilişim suçlarıyla sınırlı olmak üzere bilişim suçlarıyla ilgili daire başkanlığı görevlilerince” şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik, 08.03.2018 tarih ve 30354 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7072 sayılı Kanunun 27/ç maddesiyle kabul edilmiştir. ) yerine getirilir. İşlemin başladığı ve bitirildiği tarih ve saat ile işlemi yapanın kimliği bir tutanakla saptanır.
( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazet'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürülüğe giren fıkra ) Bu maddede yer alan faaliyetlerin denetimi; sıralı kurum amirleri, mülki idare amirleri, Emniyet Genel Müdürlüğü ve ilgili bakanlığın teftiş elemanları tarafından yılda en az bir defa yapılır. Bu faaliyetler Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından da denetlenebilir. Bu kapsamda yapılan denetimlerin sonuçları bir rapor hâlinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Güvenlik ve İstihbarat Komisyonuna sunulur. (*) Ek Madde 7/9. fıkra - ( 04.04.2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazet'de yayımlanan 6638 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişmeden önceki şekli ) ( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu maddede yer alan faaliyetlerin denetimi, sıralı kurum amirleri, Emniyet Genel Müdürlüğü ve ilgili bakanlığın teftiş elemanları ve (...) ( 03.04.2009 tarih ve 27189 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan E: 2005/85, K: 2009/15 sayılı 29.01.2009 tarihli Anayasa Mahkemesi Kararıyla Dokuzuncu fıkrada yer alan "... Başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon..." ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. )tarafından yapılır.
( 24.11.2016 tarih ve 29898 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6757 sayılı Kanunun 21 incie maddesiyle değiştirilerek kabul edilmiştir. ) ( 17.08.2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 671 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 24 üncü maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu maddede belirtilen telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişime ilişkin işlemler ile 5271 sayılı Kanunun 135 inci maddesi kapsamında yapılacak dinlemeler, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bünyesinde tek bir merkezden yürütülür. (*) Ek Madd 7/10. fıkra - ( 17.08.2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 671 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 24 üncü maddesiyle değişmeden önceki şekli ) ( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu maddede belirtilen ( 23.05.2007 tarih ve 26530 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5651 sayılı Kanunun 12/2 numaralı maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren ibaren ) telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişime ilişkin işlemler ile 5271 sayılı Kanunun 135 inci maddesi kapsamında yapılacak dinlemeler, Telekomünikasyon Kurumu bünyesinde, Kurum başkanına doğrudan bağlı ( 23.05.2007 tarih ve 26530 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5651 sayılı Kanunun 12/2 numaralı maddesiyle değişen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren cümle ) Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı" adıyla kurulan tek bir merkezden yürütülür. Oluşturulan bu Başkanlık bir başkan ile daire başkanlıklarından oluşur.(*) Ek Madde 7/10.fıkra, 2.cümle - ( 23.05.2007 tarih ve 26530 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5651 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki şekli ) Oluşturulan bu Başkanlık bir başkan ile teknik, hukuk ve idari olmak üzere üç uzmandan oluşur. Bu Başkanlıkta Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığının ilgili birimlerinden birer temsilci bulundurulur. Verilen görevleri yerine getirmek üzere yeteri kadar da personel istihdam edilir. (...) ( 03.04.2009 tarih ve 27189 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan E: 2005/85, K: 2009/15 sayılı 29.01.2009 tarihli Anayasa Mahkemesi Kararıyla b- "Telekomünikasyon İletişim Başkanı, Telekomünikasyon Kurumu Başkanının teklifi üzerine Başbakan tarafından atanır." biçimindeki beşinci tümcesinin, Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. )Telekomünikasyon İletişim Başkanı, Kurul üyelerinin sahip olduğu özlük haklarına sahiptir. Ulaştırma Bakanlığı bu merkezle ilgili alt yapıyı hazırlamakla yükümlüdür. Bu merkezin kuruluş giderleri Telekomünikasyon Kurumu gelirlerinden karşılanır. Bu merkezin kuruluşu ile ilgili her türlü mal ve hizmet alımları ile yapım işleri, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerinden muaftır.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu maddede belirlenen usul ve esaslara aykırı dinlemeler hukuken geçerli sayılmaz. ve bu şekilde dinleme yapanlar hakkında 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre işlem yapılır.
( 23.07.2005 tarih ve 25884 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5397 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren fıkra ) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin esas ve usuller Cumhurbaşkanınca çıkarılan( 07.07.2018 tarih ve 30471 2. Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14/d maddesiyle ve 24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihten geçerli olmak üzere fıkrada yer alan "Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlıklarının görüşü alınarak Başbakanlık tarafından üç ay içinde çıkarılacak" ibaresi "Cumhurbaşkanınca çıkarılan" şeklinde değiştirilmiştir. ) yönetmelikle düzenlenir.
Ek Madde 8
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen )
Polisin yapacağı inceleme üzerine;
A) Otel gazino ve benzeri yerler veya çeşitli dinlenme, eğlence ve oyun yeri şeklinde sabit veya seyyar olarak kullanılan kara, deniz, hava ve her çeşit taşıma araçlarında bu faaliyetlerin icrası,
B) Her ne ad altında olursa olsun, oynayanın kumar ve kazanç kasdı olma- mak şartıyle bilgi ve maharet artırıcı veya zekâ geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinaları, video oyunları, televizyon oyunları ve benzeri oyun yerle- rinin açılması ve faaliyette bulunmaları,
Mahallin en büyük mülkî amirinin iznine bağlıdır.
Bu şekilde açılmasına ve faaliyette bulunmasına izin verilen yerler umuma açık yer sayılır. Bu madde hükmüne ve konulan yasaklara uymayan bu gibi yerler hakkında 8 inci madde hükümleri uygulanır.
Bu suçların tekerrürü halinde mahallin en büyük mülkî amiri tarafından ve- rilmiş bulunan ruhsat iptal edilebilir.
Ek Madde 9
( 16/6/1985 tarih ve 3233 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen ) Bu Kanun ve diğer kanun hükümlerine göre gerekli hallerde;
A) Önleyici, caydırıcı, düzenleyici ve koruyucu kolluk hizmetlerine dair gõ- revlerin ifası sırasında silah kullanmak zorunda kalan polis hakkında cezai sorum- luluğun tespiti bakımından Memurin Muhakematı Hakkında Kanuna göre işlem ya- pılır.
B) Adliyeye ilişkin vazife ve işlerle ilgili bir hizmeti yerine getirirken silah kullanmak zorunda kalan polis hakkında, hazırlık soruşturması bizzat Cumhuriyet savcıları veya yardımcıları tarafından yapılır.
Sanık polis, hakkında dava açıldığı takdirde duruşmadan vareste tutulabilir. Olayın mahiyetine ve kusurun derecesine gõre, İçişleri Bakanlığınca durumu uygun görülen polisin vekalet verdiği avukatın ücreti, Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. Avukat tutma ve ücret ödeme usul ve esasları yö- netmelikte gösterilir.
( 02.08.2013 tarihli ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanunun 102 nci maddesiyle ve yayımı tarihinde üçüncü fıkra yürürlükten kaldırılmıştır. )(*) Ek Madde 9/3. fıkra - ( 02.08.2013 tarihli ve 28726 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6495 sayılı Kanunun 102 nci maddesiyle yürürlükten kaldırılmadan önceki şekli ) Polisin, kanunlarla verilen görevlerini yaptığı sırada veya bu görevlerini yap- masından dolayı şehit olması halinde, dul eşine, eşi hayatta değilse veya evlenmişse çocuklarına, bunlar bulunmadığı takdirde bakmakla mükellef olduğu ana ve ba- basına; konut sahibi yapmak amacıyla, Toplu Konut Fonundan miktarı ödemesiz devresi ve ödeme süresi Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Yüksek Kurulunca tayin edilecek esaslara göre ve faizsiz olarak kredi verilir. Bu fıkra hükmü 1 Ocak 1971 tarihinden itibaren şehit olan polislerin aileleri hakkında da tatbik olunur.
1481 sayılı Asayiş Müessir Bazı Fiillerin Önlenmesi Hakkında Kanuna göre, sanık ve hükümlülerden ilan edilmek suretiyle arananların bulundukları yerleri bil- diren ve yakalanmalarına yardımcı olanlara para ödülü verilebilir. Verilecek ödü- lün miktarı ile bu fıkranın uygulanmasına dair diğer hususlar İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikte gösterilir. Para ödülüne ait giderler Emniyet Genel Mü- dürlüğü bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. Ödül verilen kişilerin kimlik- leri, rızaları olmadıkça hiçbir şekilde açıklanamaz.
Ek Madde 10
( 23/7/1999 tarih ve 4419 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle eklenen )
Görevli personelden görevin icrası sırasında veya görevin icrasından dolayı bir uzvu- nu veya duyusunu tamamen veya kısmen kaybedenlerin, rehabilitasyonu ile bu kayıplardan doğan ihtiyaçlarını karşılayacak her türlü cihaz ve sistemleri, Emniyet Genel Müdürlüğü ta- rafından aynen temin edilir veya bedelleri, Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesinden ödenir.
Madde 27
Bu kanun neşri tarihinden muteberdir.
Madde 28
Bu kanunun hükümlerini yürütmeğe İcra Vekilleri Heyeti me- murdur.
1558 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam33
Toplam Ziyaret383263
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Hava Durumu
Saat
EMNİYET HABER